on iki
berlin'de gördüm en son, berlin'de gençliğim en son berlin'deydi potsdamer platz'ta her bir yaşım, çimlere uzanmıştı acılarım, kaygılarım çimlerin üstünde; oracıkta, hepsi uzanmıştı işte gökyüzüne doğru uzanmışlardı hem de en son berlin'deydi benim gençliğim sonra o geldi, emretti on iki yaşıma ayağa kalk, dedi - çabuk - benim on iki yaşım korkaktır, sizler belki bilmezsiniz on iki yaşım çok korkar, ayağa kalkmaktan da korkar on iki yaşım, ne yapması gerektiğini bilmeyen biridir ölmek için yaşamıştır ve çokça da ürkektir. kalktı ayağa bu yüzden, kimseyi sorgulamadı kalktı ayağa, kimseye sebebini soramadı etrafına bak dedi o, - neredesin - on iki yaşımın gözleri kapalıydı, uzun bir süre de açmayacaktı çünkü nerede olduğunu biliyordu, kokusundan çünkü nerede olduğunu biliyordu, sesinden o emretti, aç gözünü, dedi. - neredesin ? - on iki yaşım açmadı gözlerini, "oradayım" dedi o ise gülüyordu; evet oradasın, oradasın, oradasın... "...